Ağız ve Diş Sağlığının Önemi,NASILDIR,TEDAVİSİ,DOKTOR,SONUÇLARI,YÖNTEMLERİ,NEDİR
Ağız ve Diş Sağlığının ÖnemiDişlerimiz, Yüce Allah'ın ilminin ve sanatının tecelli ettiği yaratılış harikalarından birisidir. Allah dişlerimizi besinlerin parçalanması ve öğütülmesi görevlerinin yanı sıra konuşmada ve görünümde estetik açıdan önemli bir rol oynayacak şekilde yaratmıştır. Ancak dişlerin bu görevlerini tam olarak yapabilmeleri için, bakımlarına büyük özen gösterilmesi gerekmektedir. Üstelik dişlere yapılacak bu bakım, Allah'ın izniyle kişinin pek çok hastalıktan da korunmasına bir vesile olacaktır.
Yüce Allah dişleri estetik açıdan son derece güzel yaratmıştır. Dişlerin bu estetik görünümlerinin yanı sıra insan vücudu için çok önemli işlevleri de bulunmaktadır. Örneğin dişlerin eksik olması durumunda bazı sesleri çıkarmada, yiyecekleri ısırmada veya çiğnemede zorluk yaşanması, dişlerin ne denli önemli işlevleri olduğunun açık delillerindendir.
Dişlerin işlevlerini en iyi şekilde yerine getirmeleri ise ancak temizlik ve bakımlarının özenle yapılması ile mümkündür. Aksi takdirde -dişlerin bakımına yeterince özen gösterilmemesi ve yanlış uygulamalar sonucunda- ağız ve diş sağlığında önemli hastalıklarla karşı karşıya kalınabilir. Ayrıca önemle vurgulanmalıdır ki; mikropların vücuda en kolay ulaştığı yer olduğu için ağız ve diş sağlığı genel vücut sağlığı için de oldukça büyük bir önem taşımaktadır.
Başlıca Diş Hastalıkları Nelerdir?
Başlıca iki tip diş hastalığı bulunmaktadır: Diş çürükleri ve diş eti iltihaplanmaları.
Diş eti hastalıkları aslında son derece önemlidir. Çünkü bu hastalıklar, eğer tedavi edilmezse diş yuvasının bulunduğu çene kemiğinin erimesine kadar ilerleyen bir etki yapabilir. Diş sağlığının bozulması ise vücuttaki diğer organları da etkiler.
Diş Çürükleri
Diş çürümesine en çok neden olan besinler, karbonhidratlar ve şekerli gıdalardır. Eğer bu gıdalar tüketildikten sonra dişler iyi temizlenmezse, dişlerin üzerinde besin artıkları ve mikroplar birikir. Ağız içerisindeki bakteriler yiyecek artıklarındaki şekerli maddeleri kullanarak plak adı verilen birikintiler oluştururlar. Plaklar, bakterilerin diş üzerinde tutunmalarını kolaylaştırırlar. Bu biçimde bakterilerin ürettikleri ve besinlerin tatlandırılması için kullanılan şekerli maddelerin içinde bulunan asit, diş minesinin üzerinde küçük delikçikler oluşturarak, erimesine neden olur. Bu biçimde oluşan erime bölgelerinden giren mikroplar dişlerin çürümesine neden olurlar ve kolayca alttaki yumuşak dokuya ulaşabilirler.
Diş Eti Hastalıkları
Ağız temizliğinin yeterince yapılmaması durumunda ortaya çıkan diş eti hastalıkları en önemli ağız sağlığı sorunları arasındadır. Diş üzerindeki bakteri plaklarının neden olduğu bir diş eti hastalığı, diş etleri, diş yuvaları ve ağız tabanında iltihaplanmalara neden olur. Hastalığın başlangıç döneminden itibaren ise diş etleri kolay kanar. Eğer bu hastalık tedavi edilmezse çene kemiğinin de iltihaplanmasına ve zarar görmesine yol açabilir.
Ağız ve Diş Sağlığı Nasıl Korunur?
Düzenli olarak dişler fırçalanmalıdır.
Diş ipi kullanılmalıdır.
Aşırı tatlı ve şekerli yiyeceklerden olabildiğince kaçınılmalıdır. Bunlar yendiğinde mutlaka dişlerin fırçalanması gereklidir. Çünkü aşırı asitli ve şekerli yiyecekler, mikroorganizmaların etkisini artırır.
Sularda yeterli flor olmalı veya florlu diş macunları kullanılmalıdır. Çünkü flor, dişleri çürüğe karşı daha dayanıklı hale getirir.
Dişler sert cisimlerle karıştırılmamalıdır.
Fındık, ceviz vb. kabuklu yiyecekler dişlerle kırılmamalıdır. Çünkü bunlar diş minesinin çatlamasına ve bakterilerin etkisinin artmasına neden olur. Bu yolla diş minesinin koruyucu etkisi ortadan kalkar.
Yılda en az iki kez diş hekimine gidilmelidir.
Dişleri Korumanın En Etkili Yolu: Temizlik
* Dişleri korumanın en etkili yolu onları düzenli olarak fırçalayarak temizlemektir. Bu nedenle dişler yemeklerden sonra fırçalanmalıdır.
* Diş fırçalamanın bir tekniği vardır. Çünkü dişler çok sert bir tabaka olan mine ile kaplı olmasına rağmen yanlış fırça veya fırçalama tekniği uygulandığında büyük zarar görebilirler. Hem dişin üst kısmında, hem de kökü kaplayan tabakada aşınmalar, diş etlerinde çekilmeler olabilir. Bu durumda dişler çürümeye daha yatkın hale gelir.
Birinci Adım Fırçalama:
Diş fırçasının seçimi oldukça önemlidir. Çünkü sert fırçalar diş minesinin çizilmesine neden olabilir. Doktor tarafından özel bir fırça tavsiye edilmediği sürece en uygun olanı, naylon ve orta sertlikteki fırçalardır.
Ağız içinde kolay hareket ettirilmesi ve arka dişlere rahat ulaşabilmesi açısından fırçanın kafasının fazla büyük olmaması tercih edilmelidir.
45 derecelik açı yapacak biçimde ve diş eti hizasından başlanarak ağız boşluğuna doğru küçük dairesel hareketlerle fırçalamaya başlanmalıdır.
Dış yüzeylerden başlayan fırçalama sert darbeler halinde değil, yumuşak biçimde, ön dişlerden arka dişlere doğru olmalıdır. Dişlerin iç yüzeyleri aynı şekilde fırçalanmalı, çiğneme yüzeyleri ise dairesel hareketlerle temizlenmelidir.
Fırçalama işleminin en az iki-üç dakika sürmesi gerekir.
Diş fırçaları birkaç ayda bir değiştirilmelidir.
İkinci Adım Diş İpi Kullanımı:
Dişler fırçalandıktan sonra aralarında kalan artıkları temizlemeye en uygun araç diş ipidir. Çünkü dişlerin arasında kalan bu artıklar en önemli çürük nedenlerindendir. Ancak bu işlem sırasında diş etinin kesilmemesine özen gösterilmelidir.
Ağız ve Diş Sağlığının Korunmaması Durumunda Ortaya Çıkan Hastalıklar:
Temizliği yapılmayan ve bakımına yeterince özen gösterilmeyen sağlıksız diş ve diş etleri vücutta enfeksiyon odağı oluşturması nedeniyle diğer doku ve organları da olumsuz etkiler. Diş çürüklerinin, sinüzit, bademcik iltihabı, romatizma, kemik erimesi, diyabet (şeker hastalığı), solunum sistemi, kalp hastalıkları ve sindirim sorunları gibi önemli hastalıklara yol açtığı belirlenmiştir.
Günümüz diş hekimliğinde dairesel fırçalama tekniği önerilmektedir. Diş aralarında besin artıklarının birikmesinin en iyi bu yöntemle önüne geçilebileceği belirtilmektedir.
Diş Çürüklerinin Oluşmasında Üç Temel Etken:
* Duyarlı bir diş yüzeyi
* Mikroorganizmalar için elverişli yiyecek artıkları
* Bunların parçalanmasına ve asit oluşumuna yol açacak mikroorganizmaların varlığı...