Çocuklarda astım,NASILDIR,TEDAVİSİ,DOKTOR,SONUÇLARI,YÖNTEMLERİ,NEDİR
Çocuklarda astımAstım, çocukların en sık görülen kronik hastalıklarından biridir. Ülkemizde yapılan araştırmalarda çocuklarda astım görülme sıklığının yüzde 2-9 oranında değiştiği görülüyor.
Astım, zaman zaman solunum güçlüğü krizleriyle ortaya çıkıyor. Memorial Hastanesi Alerji Merkezi hekimlerinden Prof. Dr. Recep Aydilek “Çocuk, özellikle nefes vermede güçlük çeker. Tıkanma hissi, göğüste sıkışma, tekrarlayan balgam ve öksürük tabloya eşlik eder” diyor ve nöbetlerin süre ve sıklığının çocuktan çocuğa değişmekle beraber, astımlı çocukların solunum güçlüğü ataklarının ve öksürük nöbetlerinin geceleri daha belirgin olduğunu ekliyor. Nöbet geçtikten sonra çocuklar genellikle normaldir. Bazen de astım solunum güçlüğü olmaksızın sadece tekrarlayan öksürükle kendini belli eder.
Çocuklarda astımın nedenleri
Çocuklardaki astımın önemli bir bölümü alerjik yapı ile ilgilidir. Alerjik hastalıkların başında astım, alerjik nezle, atopik dermatit gibi cilt hastalıkları ve besin alerjileri gelir. Eğer anne ve babada böyle bir hastalık varsa çocukta risk artar. Prof. Dr. Ömer Kalaycı astıma enden olan alerjenleri sıralıyor:
* Besinler: Süt, yumurta, yer fıstığı, fındık ve ceviz, balık ve kabuklu deniz ürünleri, buğday, soya
* Polenler
* Ev tozu akarları
* Hayvan tüyleri ve döküntüleri: özellikle kedi, köpek, at, hamster ve laboratuvar hayvanları
* Küf mantarları ve kuru havada rüzgarla savrulan mantarlar
* Hamamböceği
Astımın belirtileri nelerdir?
Amerikan Hastanesi uzmanları astımın ne zaman düşünüleceğini şöyle sıralıyor:
* Göğüste tekrarlayan hırıltı
* Özellikle sabaha karşı veya sabah ortaya çıkan kuru, inatçı öksürük
* Gece öksürük veya nefes darlığı ile uyanma
* Merdiven çıkma, hızlı yürüme, koşma gibi eforlardan sonra öksürük ya da hırıltılı solunum
* Bazı mevsimlerde ortaya çıkan nefes darlığı
* Allerji yapan maddeler ve/veya kimyasal irritanlar ile karşılaşıldığında ortaya çıkan öksürük, hırıltı solunum veya nefes darlığı
* Sık "göğse inen" nezle olunduğunda astım olasılığı akla getirilip, doktora başvurulmalıdır.
Çocuklarda her hırıltı astım mıdır?
Hacettepe Üniversitesi Çocuk Alerji Bölümü’nden Prof. Dr. Ömer Kalaycı Hayır Çocuklarda her hırıltı astım olmadığını belirtiyor. Özellikle 3 yaşın altındaki çocuklarda en sık vizing sebebi kış aylarında geçirilen, sıklıkla ateşle seyreden, doktorların bronşiolit olarak adlandırdıkları alt solunum yolu enfeksiyonlarıdır. Üç yaşın altında vizingi olan çocukların yüzde 60’ında bu yakınmalar çocuklar büyüdükçe kendiliğinden geçer.
Nasıl önlem almalı?
Çocuk Alerji Kliniği alerjik duyarlılığın oluşması ve hastalık bulgularının çıkmasına neden olan bu gün için çok önemli 4 çevresel başlık olduğunu söylüyor. Bunlar hijyen kuralları, beslenme özellikleri, sık kullanılan antibiyotikler ve çevresel irritanlardır.
Aşırı hijyen kuralları çocuğun doğundan itibaren bağışıklık sisteminin asıl uğraşacağı mikrobik etkenlerle buluşmasını bir anlamda engeller. Bu da bağışıklık sisteminde alerjik bir eğilim varsa çevredeki alerjenelere yanıt vermesine neden olur. Bu nedenle bilinçli bir ölçüde aşırı hijyenden sakınmak iyi olacaktır.
Benzeri bir neden sık antibiyotik kullanımı ile de oluşur. Her bir enefeksiyonda gerekli gereksiz antibiyotik kullanımı yine bağışıklık sisteminin asıl uğraşacağı mikrobik etkenlerle buluşmasını bir anlamda engeller. Ayrıca mikroplara verilecek yanıt ile yanıtsızlık dengesi oluşamaz. Bu da alerjiye eğilim yaratır. Maalesef birçok alerjik hastalık bulgusu enfeksiyonları taklit eder. Örneğin astımlı çocuklar sürekli bronşit teşhisi ile alerjik rinit (saman nezlesi) olan çocuklar sürekli üst solunum yolu enfeksiyonu teşhisi ile defalarca antibiyotik alırlar. Bunlar gereksiz ve zararlı bir süreçle alerjik eğilimi arttırırlar.
Beslenme özelliklerinin batı toplumlarına uygun şeklide olması bir başka nedendir. Hemen hemen tüm gazlı içecekler, kola, çikolata, cipsler ve tüm endüstriyel gıdalar koruyucu katkı maddesi içermek zorundadır. Maalesef bunların çoğu için tüketici hedef kitle de çocuklardır. Tüm bu katkı maddeler burun, bronş yüzeylerinin de duyarlılığı arttırarak, bağışıklık sisteminde alerjik cevabı potansiyelize ederek hastalığın çıkmasını ve bulguların daha ağır olmasına neden olur. Tabii ki alerjik hastalıklardan en önemli koruyucu anne sütüdür. Bu nedenle uzun süreli anne sütü kullanımı ve katkı maddeleri ile çocuğun en geç karşılaşması en önemli alerjiden koruyucu önlemler olacaktır.
Çevresel irrtanlardan korunmak bir başka korunma yoludur. Bunların başında sigara dumanı gelmektedir. Sigara dumanına maruz kalan bir çocuk hem alerjik yatkınlığı fazla olacaktır hem de astım gelişim riski yüksek olacaktır. Egzoz gazına maruziyet, kirli hava, kapalı ortam, spor yapmama, fazla kilo, sedanter hayat tarzı da alerjik hastalık gelişimini arttırır. Bunlardan kaçınılması da alerjik hastalıklardan korunmada önemlidir.
Ancak alerjik hastalıklardan korunmada en önemli yöntem bir plan dahilinde çocuk alerji uzmanına danışarak yapılmalıdır.
Nasıl tedavi edilir?
Astım tedavisinin amacı, atakların şiddet sayısını azaltma, çocuğun yaşına uygun fiziksel aktivitesini sağlamak ve bu süreç içinde çocuğun ruhsal ve bedensel etkilenmesini önlemektir. Dr. Recep Aydilek, tedavide alerjik etmenlerden ve sigara dumanından uzak durmanın, önerilen ilaçları önerilen dozlarda düzenli olarak kullanmanın çok önemli olduğunu söylüyor. Solunum yolu ile alınan ilaçlar çocuklarda alışkanlık yapmaz ve uygun dozda alındığı zaman zararlı olmayıp, uzun süre kullanılabilir. Küçük çocuklarda bu ilaçları kullanabilmek için yardımcı araçlara gereksinim vardır.
Bazı durumlarda aşı tedavisi de yararlı olabilir. Ancak, bu uzun süreli tedavi yöntemi mutlaka uzmanlar tarafından yapılmalıdır. Akarlardan kaçınmak büyük sorun olmaktadır. Bunun için yatak odalarından halıların kaldırılması, sık sık temizlik yapılması, tüylü oyuncakların kaldırılması ve yatak takımlarının değiştirilmesi önerebilir